Tuesday, October 09, 2012

yapayalnızlık.

bir güne bakarken dünyanın yıkımı
içindekilerin haberdar olması neyi değiştirir ki
kaybetmek bu kadar mutlakken
ya o gün doğacaklara ne demeli
o günün sabahı aşık olacaklara
bir yıkıma bakarken ruhsağlımızı kaybetmemiz
ertesi gün yeryüzünden silinmemiz kaçınılmazken
son alacağımız nefese bir öncekindeyken hazırlanmayı denemek
..
Anlayabiliyorum ama konuşamıyorum
İzin almış bir hükümlü olarak  yalınayak geziyorum boşaltılmış sokaklarını
Şansımı neden bu kadar zorluyorum gidişi değiştirebilecek hiç bir şey gelmezken elimden
En zoru bana bir önceki gecenin renkleri silinirken kokusunun üzerime sinmesi..

Derim üstümden sıyrılıyor
.
.
.
.


Önemsiz gibi artık kendime önerdiğim eski mutsuz sonlar .. 
.
.
.

..
bu saatten sonra içimi dolduran gariplik sahiplenmiş karın boşluğumu
oysaki ne çok uğraşmıştım bomboş olmaya
her şeyden, herkesten arıtmaya kendimi 
yazdığım her hikayenin sonunda tam oldu derken
Dünya'nın sonuna şurada ne kalmışken
hala mı bir umut bencilcesine 
sadece bir yaşam daha süre çok mu
bu sefer batırmayacağım, elime yüzüme bulaştırmayacağım
hak ediyor muyum diye düşünmeden sadece istemek
.
.
.
beni dinleyen biri yok yukarıda derken
şimdi dudaklarımdan dökülen
adlarından biri sadece
sadece en güzeli
kendisiyle beraber sevenini de yaşatan.

No comments:

Free Hit Counter