Tuesday, February 16, 2010

'naive' değil naif*.






















 dün akşam.evet silinmese de soluyor renkler..dövme gibi..sordum 14 senelikmiş,üstünden geçilecek..çok güzel görünüyor ama düşünemiyorum nasıl olacağını,aynısı mı olucak gerçekten...amacı bir şeyleri hatırlamak  çoğunu o koltukta izlediğimde..iğnelere  dayanıyorlar bir şekilde,hatta gerektiğinde üstünden de geçebiliyorlar aynı noktaların uzun uzun...ne zaman izlesem içki baş yardımcı steril ortamın yanında.. ki aslında olmaması gerekiyor bünyede tam da o an.neyse ben sadece birkaç damla elma suyu alıcağım votkanın üzerine..tatsız şeyleri içemiyorum..nefret ediyorum bir de üst baş illaki sigara kokmalı ya içmesende,mümkün olduğunca gözden çıkarılmış şeyler olmalı üzerimde önceden giyilmiş.sanatkar gülümseyerek arada bir sormalı bana da ''çizelim mi bir şeyler hazır gelmişken?'' ..geri gülümseyerek bir bardak daha almalıyım dövülen müşterinin votkasından.bazıları daha hassas,bazıları daha dayanıklı..yarım bırakanları da görüyorum,yetinmeyip yenilerini ekleyenleri de..ne zaman gelsem birilerini hatırlamaya çalışırken buluyorum demek ki.bense  her seferinde içebildiğim kadarını içip yenisini dolduruyorum bardağıma fırsatını bulursam..''nasıl?'' diyenlere bilmiyorum illaki bir resme benzemeli gibi diyorum mümkün mertebe köşesiz kelimelerle..eğer insan vücudunu olduğundan daha farklı hale getirecekse,''uyum'' olmalı bildiğin hani...gibi diyemiyorsun tabii uluorta.işini mi baltalıcaksın adamın?ben  diyorum ama bazen,fikirlerimi kendime saklamayı yeğliyorum çoğu zaman özellikle ikramıysa bir başkasının hoş sohbetinin yanında içkisi.biraz alkol çokca acıdan tatlı olmuş bakışlara dikkat edince,içine etmemeli şu güzel ortamın diyorum kendime...beden onların..bardağımdaki de payıma düşen.sus veya sende bir şeyler de ilginç olsun konuyu dağıtmadan.makinanın sesine uyuz oluyorum bardağımın  boşalmasına yakın.az öncede tam tersini söylemiştim.birden gerildiğini görüyorum derinin,onunda sınırı var tabii..biraz bekliyoruz..karar verilecek bu akşamlık yeterli mi diye..devam ediliyor ertesinde.giderek elma suyunun tadı yoğunlaşıyor bardağımda,ağzımda bastıramadığım  acı bir tatla dönerken başım..zaten acı değil beni  tek rahatsız eden..solmasını sevmiyorum renklerin.balıklara yem atıyorum giderken,akvaryumun büyüklüğü karşısında yine ve yine hesap ediyorum acaba ne kadar su olduğuna dair içinde..pek ilginç değiller ne yazık ki  ben de kendimi öyle hissediyorum..cama bir iki tıklatınca tepki bile vermek gelmiyor içlerinden..neden renksizsiniz hepiniz?
sokağa girmeden büfenin önünde duraksıyorum bir an sonra devam ediyorum eve yürümeye.yatmadan biraz müzik,tam dalmak üzereyken dişlerimi fırçalamadığım aklıma geliyor,hiç söylenmeden kalkıyorum.tekrar uzandığımda devriliyorum ılık yatağıma..neyi dinlemedim uzun zamandır diye düşünürken aklıma geliyor,böyle bir kapak* yok yalnız.sesi kısıyorum..dulli dulli dulli ya da gugli gugli gugli.aynı şey.

No comments:

Free Hit Counter